Evinizde kullanmadığınız veya ihtiyacınızdan fazla olan bir eşyayı, ihtiyacı olan birine vermişsinizdir. Bunu yaptığınızda da mutluluk duymuş olmalısınız. Ben de vücudumda bana fazla gelen, ihtiyacımdan fazla olan kanı bağışlamayı düşündüm. Kan merkezine gittim. Önce tahlil ve daha sonra doktor muayenesinden sonra kan verebileceğim söylendi. Özel hazırlanmış koltuklardan birine uzandım, damarımdan akan kan torbaya dolmaya başlayınca sevinmeye başladım. Tanımadığım, hayatta belki hiç karşılaşmayacağım, belki varlığından bile haberim olmayan birine yardım ediyordum. Koltukların hemen karşısında büyük televizyon ekranında bir haber kanalı açıktı. Gençler bir eğlence merkezinden çıkmışlar, çıkışta otomobilleri ile yarış yaparken kaza yapmışlar, üçü ölmüş, dördü de yaralanmış. Ailelerini düşündüm, kim bilir kaç kez çocuklarını alkollü araba kullanmamaları için uyarmışlardı. Kaç kez kavgalar edilmiş ve gençler, büyüklerine kaç kez söz vermişlerdi. Çaresiz bir üzüntünün dışında, gençlerin bu davranışını açıklayabilmek belki üzüntümü hafifletecekti. Bu kazanın sebebini sadece gençlerin sorumsuzluğuna, denetim yetersizliğine veya benim aklıma gelmeyen birçok nedene bağlamak mümkündü. Üstelik bu ilk ve tek kaza değildi. Benzeri kazalarda yalnızca burjuva çocukları değil; varoşların gençleri de yaralanıyor veya hayatlarını kaybediyorlardı. Kan verme işlemim bitti. Ayrıca güler yüzlü, belki de kaza yapan gençlerle aynı yaşta bir hemşire, bembeyaz giysileri içinde bana bir kitap hediye etti. Hemşireye kitabı kendisinin okuyup okumadığını sordum. “Okumadım, vaktim olmuyor” dedi. Eve dönüşümde kitabı karıştırmaya başladım. Platon, İÖ 427-348 yılları arasında yaşamış bir düşünür. Platon’a göre nasıl insan çeşitler var ise, devletin de dört düzeni vardır. Çünkü düzen ve onun yasaları bir devleti oluşturan insanların karakterlerinden türerler ve dönerek insanı yeniden biçimlendirirler. Oligarşinin de içerdiği sınıf mücadelesi sonucu, demokrasiye geçeceğini söyler.” Demokrasinin, devlet düzeninin karakteristik özelliği, özgürlüktür. Aslında eşit olsunlar olmasınlar, diğer devlet biçimlerine göre, herkese bir eşitlik sağlar bu düzen. Demokrasi devleti gibi, bu düzenin de kendisine karşı gelen insanları vardır. Bu insanlar, engel, dur durak bilmeyen, her arzularının, her isteklerinin yerine getirilmesini bekleyen, ihtiyaçlarının sınırları bulunmayanlardır. İyi eğitilmemiş genç insan, yabanarılarına dönüşüp onların dünyasına yerleşir. İçinde temiz bir şey kalmamış olan delikanlı, saygısız, düzensiz, serseri, yüzsüz biri olup çıkacaktır. Böyle bir devlette, gençleri eğitmesi gereken öğretmenler, bu koşullar içinde öğrencilerinin karşısında titrerler ve onlara yağ çekip dururlar. Ne var ki öğrenciler onları adam yerine bile koymazlar. Büyükleriyle olduğu gibi, öğretmenleriyle de alay ederler. Yaşlılar ise gençliğin arasına karışır, espriler ve şakalar yaparak onların hoşuna gitmeye, böylece, huysuz ve buyurgan, sert izlenimi vermemeye çalışırlar.” (age :syf 29) Eğer Platon’un bu düşünce ve sözleri doğru ise, kazanın asıl suçlusu olarak demokrasiyi gösteremez miyiz? Bundan 2400 yıl önce Platon ayrıca “Hırsların ve insanın kendisi için iyi olacağını düşündüklerini elde etmek istemesindeki aşırılığı; demokrasi yerine tiranlık (zorbalığın hakimiyeti) rejimin gelişini sağlar” da demiş. Demokraside kendi isteğimle, iyilik yapma duygusuyla, gönüllü olarak kan verebilmiştim. Oligarşide kanımı para ile satmak zorunda kalabilirim. Zorbalıkta ise kanımı sanırım zorla alırlar. Demokrasinin gereğinde kendini tamir etme ve yenileme şansı yüksek gibi görünüyor. Platon’un ideal devlet için öngördüğü tasarım ise, akla pek uygun gibi görünmüyor. **Alıntılar, “Bordo Siyah Klasik Yayınlar” tarafından 2004 yılında yayınlanan Platon’un “Şölen” adlı kitabının önsözündendir. Türkçe’ye Cüneyt Çetinkaya tarafından çevrilmiştir.

Bu yazı Anafilya dergisinin 2007 yılı Nisan ayı 71. sayısında yayımlanmıştır. http://www.anafilya.org/go.php?go=7d754702d0c8c

CategoryGenel

© 2016 Av. Ömer Günay

Avukat ÖMER GÜNAY

+90 536 892 51 45

omerguna@hotmail.com

Kızılay Mah. Necatibey Cad. 19/1 Çankaya - ANKARA